İKNA YÖNTEMİ

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bilindiği üzere bir toplumu yönetmenin temeli o toplumun temel özelliklerinin o toplumu yönetenler tarafından bilinmesi ile olasıdır.
Temel özelliklerini oluşması da tarihsel süreç içinde bu özelliklerin gelişerek o toplumun yaşam biçimine, yaşam biçiminin gelişmesi de o toplumun yapısına, toplumun yapısının oluşması ise o toplumun üretim ilişkilerine bağlı olduğu görülecektir.
Hangi koşullar esas alınırsa alınsın üreten bir toplum her yönüyle gelişerek dünya pazarlarında hak ettiği yeri alır.
Peki o toplum üretmeden, çalışmadan başka bir deyişle tüketerek büyümeye çalışırsa ne olur?
O zaman faiz ve rant koşulları devreye girer ve bizi yönetenler bu koşullara göre toplumu ikna ederek yönetmeye çalışırlar ve çoğu kez başarılı olurlar.
İkna yöntemi bilindiği üzere propaganda ve halkla ilişkilerle olur.
Bu iki yöntemi daha önce Mahmutlar Post gazetesinde dile getirmiştim. Yinelemekte fayda görmekteyim.
Propaganda dikkatlerin belli konulara çekilmesine yönelik bir etkileme aracı olup karizma yaratmaya, karşılıklı anlayış yerine kesin kabülün sağlanmasına yöneliktir. Burada kimi zaman gerçekler saptırılarak doğrular yanlı bir biçimde dengesiz olarak topluma sunulmaktadır. Demokratik görüş birliğine değil sonuca ulaşmayı amaçlar.
Halkla ilişkilere gelince, bu kavram yalnız bilgi verme işleminin yanında toplumda onay yaratmaya yönelik bir yönetim felsefesi ve yönetsel işlevdir.
Yöneticiler toplumun tutum ve davranışlarını genelde ikna yöntemi ile kendi görüşleri doğrultusunda değiştirerek kullanmaya çalışırlar.
Bu yöntem yeri geldiği zaman örneğin büyük bölümü yoksulluk içinde bulunan halka her türlü yardımlarda bulunmak kaydıyla ikna edip kendi yönlerine doğru çekerler.
Bunun yanında bizim gibi tüketim toplumlarında yöneticiler toplumu bilinçlendirme yerine egemen medya kanalıyla ve gereksiz konularla toplumu meşgul ederler.
Örneğin gerçek yaşam ile ilgisi olmayan televizyon dizileri… vur patlasın çal oynasın eğlence programları… futbol maçlarının bitiminde televizyon görüntüleri üzerinde etkili ve yetkili kişilerin saatlerce süren yorumları… toplumun anlık duygularını sürekli istismar ederek yapılan bazı programlar üzerinde izlenme oranlarını arttırarak ticari kazanç sağlamaları… nice yeteneksiz kişilerin TV ekranlarında sanatçı hüviyetinde boy göstererek sanatını (!) icra etmeleri… TV haber bültenlerinin magazinleştirerek halka sunulması vb gibi.
Demem o ki; bir toplumun siyasi, ekonomik ve toplumsal konularda ikna edilmesi için özellikle siyasetçilerin tek yönlü olarak kullandıkları propaganda yerine toplumda onay yaratan halka ilişkileri kullanmaları yerinde olur görüşürüz.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!