İSTİKLAL MARŞIMIZ VE MEHMET AKİF-Nazif Fethi Yalçınkaya

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Toplum olarak ayrımlaşmaların anlaşmazlıkların gerginliklerin yaşandığı bir süreçte ülkemize milletimize birlik ve bütünlük ruhunu hissettiren en temel değerlerimizden İstiklal
Marşımızın kabülünün 12 Mart Cumartesi günü 90. yıldönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günüydü.
 İstiklal Marşı, Yunan ordularının Anadolu içlerine kadar yayıldığı, Sevr Antlaşması’nın imzalandığı, halkın fakirlikten, yorgunluktan, bezginlikten, ümitsizlikten dolayı savaşacak gücü ve inancının neredeyse kalmadığı cephelerden çeşitli haberlerin geldiği, Milli Mücadele’nin ve Meclisin en heyecanlı günlerinin yaşandığı bir dönemde Mehmet Akif Ersoy tarafından aynı heyecanla kaleme alınmış yine 12 Mart 1921 günü büyük çoğunlukla TBMM’nce İstiklâl Marşı olarak tam dört defa tekrar tekrar dinlenerek büyük bir heyecanla kabul edilmiştir.
Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı’nı Safahat adlı kitabına almamış ve “O benim değil milletimindir” demiştir
Ömrünün son günlerinde sevdiği bazı arkadaşları M. Akif’i ziyarete gelmişlerdi. Millî Mücadele günlerinden bahsedilirken, söz İstiklâl Marşı’na gelir. İstiklâl Marşı denince Milli şairimiz Akif’in gözleri büyür, anlatmaya başlar:
“İstiklâl Marşı… O günler ne samimî, ne heyecanlı günlerdi. O şiir, milletin o günkü heyecanının bir ifadesidir. Bin bir facia karşısında bunalan ruhların, ızdırablar içinde kurtuluş dakikalarını beklediği bir zamanda yazılan o marş, o günlerin kıymetli bir hatırasıdır. O şiir bir daha yazılamaz… Onu kimse yazamaz… Onu ben de yazamam… Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lâzım. O şiir artık benim değildir. O, milletin malıdır. Benim millete karşı en kıymetli hediyem budur…” der. Bugün bizi biz yapan değerleri yeniden hatırlayalım. Aynı vatan coğrafyasında yaşayan, aynı Rabbe iman etmiş, aynı dine inanmış, aynı kıbleye yönelmiş, aynı kültürü yaşayan kardeşleriz biz.
Bugün gururla hepimizin okuduğu “İstiklal Marş”ımız, Mehmet Akif Ersoy tarafından milli ve manevi değerlerimizin ortak paydası olarak dile getirilmiştir. Bu ülkede yaşayan herkesin altına imzasını atacağı üzerinde mutabık olduğu İstiklal Marş”ımızın içindeki muhtevaya Vatan, bayrak, hürriyet, yurt, millet, iman, şahadet, cennet, ezan, mabet gibi değerlere sahip çıkalım. Bu değerler bizim birliğimizin dirliğimizin bütünlüğümüzün çimentosudur.
Mehmed Akif’, İslam dünyasındaki mevcut felaketlerin en başta gelen nedeninin tefrika yani ayrımcılık, bölücülük olduğunu, bunun da en büyük sebebi olarak cehaleti görür ve şöyle der: “Bizi tayyare, top, tüfek yıkamaz. Ta ki tefrika girmesin araya”
 Girmeden tefrika bir millete düşman giremez
 Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!