Küresel Öğretmen Ödülü yarışmasında ilk 10’da yer alan Finlandiyalı Matematik öğretmeni Maarit Rossi, matematiğin sıkıcı, zor, korkulacak bir ders olmadığını, tam tersine eğlendirdiğini, merak uyandırdığını ufuk açtığını uyguladığı yöntemlerle kanıtlayarak “Matematiğin dünyayı anlamamıza yardım eden çok güçlü bir araç olduğunu ve çocuğunuz okulda iyi bir matematik eğitimi alırsa, tüm kapıların açılacağını” açıklıyordu.
Bu haber matematik artık her kapıyı açar adı altında 26 Aralık 2016 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanmıştır.
Türkiye’ye gelen Finlandiyalı Matematik öğretmeni ile yapılan karşılıklı görüşmede bu dersin öğrencilere sevdirilmesi için öğretme yönetimin de artık değiştirilmesi gerektiğini belirterek şöyle diyordu;
Matematik başka alanların tersine disiplinler arası özelliği ile iklim, alışveriş, ev idaresi, beslenme ve sağlık gibi alanları kapsar. Yaparak öğrenme, modern yapımı sınıflandırma, kıyaslama ve birleştirme, keşfetme ve modernleme gibi durumlarla gerçekleşir.
Sosyal öğrenme takım halinde fiziksel etkinlikler eylemler, hafıza oyunları kart ve zarf oyunlarını içerir.
Bireysel sorgular, uygulamalar, sınavlar önemli ama eğer bunlar matematik eğitiminin temelini oluşturursa bu ders öğrencinin hayatını da dokunamaz, ilgisini de çekmez.
Matematik öğretmeni olarak bizlerin öğrenciler için bu dersi en sevilen, anlamlı ve cazip hale getirmemiz için çok yönlü bir öğretme metotları kullanmamız gerekir.
Öğrencilerin matematik öğrenirken, aktif rol oynamaları gerekir.
İçeriğin öğrencinin yaşamı ve toplumsal durumuna uygun olması gerekir.
Türk öğrenciler matematik dersini sevmeme konusunda yalnız değiller.
Bu sorun küresel. Matematik eğitim sisteminin değişmesine yönelik büyük bir ihtiyaç var.
Bana göre başarının anahtarı şunlar;
-Matematik eğitiminde davranışçılıktan sosyal yapılandırmaca öğrenme ortamına geçmek.
-Matematik öğretimini alternatif metotlar geliştirerek iyileştirmek, eğitimde teknoloji ile ilişki kurmak.
Öğrencilerin iklim değişikliği nüfus büyümesi yeterli besine erişim gibi sorunları çözecekleri bir dünyada yaşıyoruz.
Kendi hayatlarında, yaşadıkları çevrede ve küresel olarak gerçek sorunları çözecek yetenekte olduklarını bilmeye ihtiyaçları var.
Görüldüğü üzere, matematik bilimlerin temeli olup, günün koşullarına göre severek öğretildiği takdirde öğrenciler yaşanan olayların analitik düşünürler, sorgularlar ve eleştiri yapma
akvaryum, sehpa ve masalar, deniz kabuklarından hediyelik eşyalar, resimler ve heykeller derken, dükkanım biranda doluverdi.
Birgün elinde kamera üç arkadaş geldi işyerime, sorular sordular, resimler ve görüntüler aldılar, çay içip sohbet ettik ve gittiler. yeteneklerine sahip olurlar.
MATEMATİK BİLİMLERİN TEMELİDİR
Paylaş
