Yaklaşık bir aydır Waterloo’daydık.
Bu kent Brüksel’e yarım saat uzaklıktaydı.
Brüksel’den Waterloo’ya gelirken, ormanlar arasından geçtiğimiz zaman o muhteşem görüntüler karşısında İnsan istemez üzülüyor.
Neden bu muhteşem görüntüler ülkemizde de olmuyor.
Esasında burada yaşayanlar Waterloo kentini Brüksel’in akciğerleri olarak görüyorlar.
Ormanlar arasında piknik yapanları, bisiklet sürenleri ve koşu yapan gençleri gördüğümüz zaman bizde de neden böyle etkinlikler yapılmıyor sorusu insanın aklına geliyor.
Waterloo kenti denince insanın aklına Waterloo savaşı geliyor.
Bilindiği üzere Fransa kralı Napolyo’nun 1815 yılında İngilizlerle yaptığı ve yenildiği bu son savaş Waterloo savaşı olarak tarihte yerini almıştı.
Burada önemli bir konu üzerinde durmak istiyorum.
Şöyle ki;
Bu savaşla ilgili olarak gerek Napolyo’nun gerekse İngilizlerin kullandıkları karargâhlar aynen muhafaza edilmiş ve müze haline getirilerek halkın ziyaretine açılmıştır.
Waterloo’yu dolaşırken, bu kentin imar planları belki de 100 sene önce İnsan unsuru ve kamu yararı dikkate alarak hazırlanmış ve gördüğümüz kadarıyla aynen muhafaza edilmiş.
Bizdeki gibi kentleri inşaat sektörüne teslim ederek bilmem kaç katlı ucube rant azmanlarını yapmamışlar.
İleri batı ülkelerinde olduğu gibi adamlar tarihi geçmişlerini hep dikkate alarak kentlerini bu şekilde değerlendirmişler.
Waterloo kenti için yazdıklarım belki az gelebilir.
Doğa ile insanların kucaklaştığı bir kent olan Waterloo’yu en iyisi görerek gezmek gerekir.
Bu arada özellikle dikkatimizi çeken bir görüntüyü sizlerle paylaşmak isterim.
Brüksel civarındaki karayolunda bir üst geçit yapmışlar.
Bu üst geçit Ormanda yaşayan hayvanların karşıdan karşıya geçmesi için yapıldığını öğrendim.
İlgimi çektiği için yazdım.
Acaba karayollarımızda böyle bir üst geçit var mı?
