ALLAH İSRAF EDENLERİ SEVMEZ

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İsraf, insanın sahip olduğu nimetleri gereksiz ve aşırı bir şekilde tüketmesi demektir. Dinimize göre, kişinin mal ve servetini kumar, içki, fuhuş gibi gayri meşru alanlara harcaması israf olduğu gibi; helal ve meşru alanlarda ihtiyacın üzerinde harcamada bulunması da israftır.
Aynı şekilde gıda maddelerinin çürütülmesi, ekmek, yemek, sebze ve meyvelerin çöpe atıl-ması, giyilebilen eskimemiş giysilerin, kullanılabilen ev eşyalarının vb. sırf moda uğruna atılıp yerine yenilerinin alınması, gereksiz yere elektrik tüketimi, suyun boş yere akıtılması,
yeme ve içmede ölçünün kaçırılması, helal olan nimetlerden yanlış algılar nedeniyle faydalanılmaması gibi tutum ve davranışlar da israftır.
Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de günde 5 milyon ekmek çöpe gidiyor. Aziz bildiğimiz ekmeğin üzerine basmıyoruz ama çöpe gönderiyoruz.
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de, “Ey Âdemoğulları! Her mescitte ziynetinizi takının (güzel ve temiz giyinin). Yiyin için fakat israf etmeyin. Muhakkak Allah, israf edenleri sevmez.”(Araf, 31) buyurarak israfın her çeşidini müminlere yasaklamış;
Hz. Peygamber (s.a.s.) de,     “Kibirsiz ve israf etmeden yiyiniz, içiniz, giyiniz ve sadaka veriniz.” (Buhâri, Libâs,1.)    hadisi ile tüketim harcamalarının israf boyutuna vardırılmadan gerçekleştirilmesini istemişlerdir. Bu bakımdan İslami duyarlılığa sahip müminler az veya çok her türlü israftan sakınmak durumundadırlar.
Bizler, bir nehir kıyısından bile olsa abdest alırken suyu ölçülü ve tutarlı kullanıp israf etmemek konusunda derin bir duyarlılığa sahip olan ve çevresini de bu doğrultuda tutumlu davranmaya davet eden bir Peygamberin (s.a.s) ümmetiyiz. Bir defasında Rasulullah (s.a.s) Sa’d’a uğradı. Sa’d (r.a) abdest alıyordu. Rasulullah (s.a.s) onun suyu aşırı kullandığını görünce: “Bu israf niye” diye sordu. Sa’d (r.a) da; “Abdestte de israf olur mu?” dediğinde, Rasulullah Efendimiz; “hatta akmakta olan bir nehirden abdest alsan bile” buyurdu. (İbn Mace, Taharat, 48)
Dinimizde müminlerden hayatlarının her alanında olduğu gibi ekonomik yönden de ölçülü ve dengeli olmaları istenmiş; bu yüzden ifrat noktası olan israf ile tefrit noktası olan cimrilik yasaklanmıştır. Buna karşılık tüketim ahlakının bir gereği olarak iktisatlı yaşam (orta yol) teşvik edilmiştir. Harcamalar ne gelirinden çok fazla olmalı, ne de zenginliklerinin çok altında kalmalıdır. Kısaca harcamalarda orta yol (iktisat) tutmalıdır. Böylece ne servet dolaşımı engellenmiş, ne de ekonomik kaynaklar israf edilmiş olur
Kur’an-ı Kerim’de, Yüce Allah şöyle buyurur: “Onlar harcadıkları zaman ne savurganlığa saparlar, ne de cimrilik ederler. Harcamaları, bu ikisinin arasında dengeli olur.” (Furkan, 67.)
 İsra suresinde de bu ilke şöyle vurgulanmıştır:“Elisıkı olma, büsbütün eli açık da olma. Sonra kınanır ve çaresiz kalırsın.” (İsra,29.)
Unutmayalım ki  Rabbimiz bitmek tükenmek  bilmeyen istek ve arzularımıza yetecek kadar değil, insani ihtiyaçlarımıza kafi gelecek kadar nimet bahşetmiştir. İhtiyaçlarımız -sanılanın aksine- sınırsız değildir; sınırsız olan biz insanların  istek ve arzularıdır. Bu istek ve arzularımızda aşırıya gitmekten sakınalım.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!